Etiketler

9 Mart 2011 Çarşamba

LUSH / BIG ŞAMPUAN

Lush'ın her önünden geçişimde koşarak uzaklaşmak, o ağır rayihadan kurtulmak istemişimdir.


Geçen gün daha önce orada çalışmış olan yeğenimin ısrarıyla ve ''eğer vazgeçilmez bir ürün varsa o da bu markanın BIG Şampuanıdır'' sloganları ve gazıyla bu işlere meraklı biri olarak her şeyi göze alıp girdim dükkana... iyi ki de girmişim... işini gayet severek yapan arkadaş benim kararsızlığımı görünce önce ürünün deniz tuzu, yosun ve limon özlerinden yapıldığını, azıcık kullanmayla harika sonuçlar alacağımı, hem parlak ve yumuşak aynı zamanda da hacimli saçlara kavuşacağımı (ki bu bir araya asla gelemeyecek iki durumdur bence), saç derisinin kaşınmayıp, saçlarımın daha çabuk uzayacağını ve hatta daha geç kirleneceğini de söyleyip bana bir deneme kavanozu hazırladı...İçimden ''biraz fazla salladın ama ver bakalım bir deneyelim'' diyerek çıktım dükkandan...

Eve gelir gelmez denendi tabii...

Sonuç: Ne dediyse o...(uzama özelliğini göreceğiz bilahare) ve ben şu karda kışta, ankara'da sadece 365'te olan lush'a gidip, paramı çok çok dikkatli harcamam gereken bir dönemde de olsam neredeyse bütün kavanozları alıp,stoklamak ve bundan sonra bu konuda artık kendimi güvende hissetmek istiyorum...o derece isabetli bir ürün yani...

5 Mart 2011 Cumartesi

The Works - ''Objects of Desire''



İçeriye adım attığım an içimden ''allahım burası bir hazine'' dediğimi ve nereye bakacağımı şaşırdığımı hatırlıyorum... Benim gibi 14 yaşında bit pazarından aldığı kazağı hala giymekten keyif alan birinin bu heyecanı pek normal tabii...

Yıllar önceki anılarla bu objeler vasıtasıyla tekrar kucaklaşmak, onlarla ilgili kokuları,tatları ve her türlü hissi aniden hatırlayıvermek...hüzünlüydü de...





Komşu evde kim bilir kaç kez uzun uzun seyrettiğim, üzerinde dans ederek dönen kadın ve erkek figürlü sigara kutusu belki de ilk kadın-erkek yakınlaşması ile ilgili kurduğum hayallere vesile olmuştu...


Hele o meysu şişesi; yanında annemin yaptığı kağıtta kremalı keklere eşlik eden...ne şölendi! 


Killing foto romanı ise esrarengiz durumunu benim için hep korumuştu...Killing kötülerin düşmanı ve paraya  asla tenezzül etmeyen bir kahramandı ve ne olursa olsun o'na göre kötüler yaşamamalıydı...erkekleri hemen, kadınları ise yavaş yavaş öldürüyordu...ama biraz anlaşılmaz şekilde kadınları önce soyuyordu ve bu konu hepimizin kafasını biraz karıştırsa da üzerinde fazlaca durmak istenmiyordu...



Lafı fazla uzatmadan, eğer siz de nasıl küçük şeylerle mutlu olmuş, neleri hayal dünyamızda köpürtüp, bu günlere gelmiş olduğumuzu yeniden idrak etmek istiyorsanız bu benzersiz dükkana bir kez de olsa uğramalısınız.



Adres: Çukurcuma Faik Paşa Sok. 6/1
Tel. 0 212 252 25 27